Parmaklıklar Ardında Dizisi İnfaz Memurlarını Kızdırdı

Tüm Yargı Mensupları Derneği, ATV'de yayınlanan "Parmaklıklar Ardında" isimli yerli televizyon dizisinde ceza infaz memurlarının "mahkumların acı çekmesinden zevk duyan sadist ruh haline sahip" insanlar olarak gösterildiği gerekçesiyle RTÜK'e şikayette bulundu. Tüm Yargı Mensupları Derneği tarafından RTÜK'e gönderilen şikayet dilekçesinde, ATV'de yayınlanan ve kadın koğuşunda geçen "Parmaklıkl...Tüm Yargı Mensupları Derneği, ATV'de yayınlanan "Parmaklıklar Ardında" isimli yerli televizyon dizisinde ceza infaz memurlarının "mahkumların acı çekmesinden zevk duyan sadist ruh haline sahip" insanlar olarak gösterildiği gerekçesiyle RTÜK'e şikayette bulundu. Tüm Yargı Mensupları Derneği tarafından RTÜK'e gönderilen şikayet dilekçesinde, ATV'de yayınlanan ve kadın koğuşunda geçen "Parmaklıklar Ardında" isimli yerli televizyon dizisinde ceza infaz memurlarının "mahkumların acı çekmesinden zevk duyan sadist ruh haline sahip, son derece seviyesiz, çıkarcı ve basit kişilikli" insanlar olarak yansıtıldığı kaydedildi. Dizinin senaryosunda ceza infaz koruma memurları aleyhinde yapılan olumsuz genellemelerin "3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun"un Yayın İlkeleri başlıklı 4. maddesine aykırılık oluşturduğu bildirildi. Dizinin bu haliyle "Gece Yarısı Ekspresi" filmi ile paralellik taşıdığı savunularak, "Parmaklıklar Ardında isimli dizi senaryosu gerçeklerle uyumlu hale getirilmezse, kanımızca Gece Yarısı Ekspresi filmini yapanları suçlama olanağı da kalmayacaktır" denildi. Türkiye'de dizide anlatılan haliyle bir cezaevi düzeninin olmadığı kaydedilerek şu ifadelere yer verildi: "Gerçeklerle son derece uyumsuz olan ve salt ticari kaygılarla hazırlanan dizi senaryosu ile otuz bin ceza infaz memuru izleyiciye, insani değerlerden uzak, birer sadist olarak sunulmaktadır. Bugüne değin hiçbir meslek grubu aleyhine bu ölçüde acımasız bir genelleme yapılmamıştır. İnfaz sürecinin doğası gereği 'kapalı kapılar ardında' gerçeklemesinden yararlanılarak, ıslah amacıyla toplumsal yaşamdan izole edilen insanlarımızın emanet edildiği ceza infaz koruma memurlarının savunmasızlıklarını kullanarak salt ticari amaçlarla toplumun kin ve nefretine maruz bırakılması kabul edilemez." Açıklamada, ceza infaz memurlarının adalet örgütünün üvey evlatları muamelesine tabi tutulduğu savunularak, "Yargısal sürecin en zor süreci olan infaz aşamasında yaşanan ve tamamen sistemden kaynaklı olumsuzlukların sorumluluğunda en az pay sahibi olan, en masum meslek grubu ceza infaz memurluğudur. Bu meslek gurubu mensupları hakkında birazcık araştırma yapıldığında dizi ile yapılan haksızlığın boyutları görülecektir" denildi. (ANKA)